Bir yıl önce, çoğu şirket faaliyetlerini sürdürebilmek için tele-çalışma uygulamak zorunda kaldı. Yeni çalışma formatının şirketler, çalışanlar ve müşteriler tarafından hızla benimsenmesi, krize garantili karşı çıkmayı mümkün kılmıştır. Bununla birlikte, tele-çalışmanın tüm kuruluşlar için geçerli ve güvenli bir seçenek olarak konsolide edilmesinden önce daha alınması gereken uzun bir yol olduğunu da göstermiştir.
Özel bulut depolama çözümlerinin geliştirilmesinde dünya çapında bir uzman olan Synology, bir yıllık tele-çalışmanın ardından şirketleri tehdit etmeye devam eden bazı risklerin yanı sıra bu uygulamaların yaygınlaşmasından kaynaklanan yeni tehlikeleri ve ihtiyaçları gözden geçirdi.
Güvenli bulut depolama
Uzaktan çalışmayı uygularken tüm şirketler için önceliklerden biri, faaliyetleri sürdürmek için çalışanlara şirket dosyalarına ve kaynaklarına erişim sağlamaktı. Bulut depolamaya sahip olan şirketler, çalışanların sunuculara erişmek için yalnızca bir bilgisayara ve anahtarlara ihtiyaç duyması nedeniyle hemen bir avantaj elde etti.
Ancak genel bulutların sunduğu depolama çözümleri işletmeler için uygun olmayabilir. Güvenlik protokolleri genellikle önceden oluşturulmuştur, depolama kapasitesi sözleşmeli oran ile sınırlıdır ve olaylara karşı koruma azdır. Korumalı bir NAS cihazı aracılığıyla kendi depolama hizmetinize sahip olmak bu riskleri önler. Bu sistem, şirketin depoladığı farklı veri paketleri için uygun güvenlik kriterleri oluşturmanıza, erişimi kişisel olarak kontrol etmenize, kapasiteyi kolayca genişletmenize ve otomatik olarak harici yedeklemeler oluşturmanıza olanak tanır.
Yedeklemeler, şirketleri korumanın anahtarı
Yedek kopya oluşturmanın önemi konusunda farkındalık artıyor, ancak bunun önemini görmezden gelen şirketler ve profesyoneller hala var. Dosyaları üç ayda bir veya yıllık kopyalarla yıl boyunca zamanında güvenceye almak yeterli değildir. Sunucuların sürekli olarak güvence altına alınması, bilgisayar saldırıları veya teknik olaylar gibi öngörülemeyen olaylar karşısında sorunları önleyecektir.
Synology’den yedeklemeler açısından «3 – 2 – 1» stratejisini önerirler. Bu, 1’i harici bir fiziksel alanda bulunan 2 farklı ortam üzerinde 3 yedek kopya oluşturulmasına dayanmaktadır. İki ana kopya aynı şirket dosyalarında yapılabilirken, harici kopya daha güvenli olduğu sürece buluta yüklenebilir.
Şirket ayrıca, yedeklemeleri her zaman güncel tutmak ve aynı zamanda BT yöneticileri için yönetim zamanından tasarruf etmek için otomatikleştirmeyi önerir. Synology, çözümleri aracılığıyla işletmelerin “3 – 2 – 1” stratejisini kolayca belirlemesine ve yedeklemeyi otomatik olarak kolaylaştırmasına olanak tanır.
Şirket dosyalarına güvenli erişim
Şirketin belge ve verilerine sahip olmak, faaliyetlerini sürdürmek için çok önemlidir, ancak aynı zamanda sızıntılardan ve kötü niyetli erişimlerden kaçınmak için de önemlidir. Uzaktan çalışma, çalışanların evde sahip oldukları veya bulundukları her yerden eriştikleri ağlar olsun, daha az güvenli ağların kullanımını ifade eder.
Şirketin sunucularına erişimi korumak için, çalışanları danışmaları gereken dosyalara bağlayan özel bir VPN bağlantısına sahip olmak çok önemlidir. Birçok şirket, sunucularına erişimi ve bağlantıları korumanın öneminin farkına varmasına rağmen, siber saldırıları önlemek için yine de bilgi birikimini genişletmek gerekiyor.
Siber güvenlik, bekleyen bir konu
Bütçelerinin %3’ünden daha azını siber güvenliğe ayıran şirketler, aynı yıl içinde en az iki ciddi saldırıya maruz kalmaya mahkumdur. Son aylarda İspanya’daki yatırım büyümesini de vurgulayan danışmanlık firması Deloitte’den uzmanların ulaştığı sonuç bu.
Cihazları ve sunucuları düzenli olarak ortaya çıkan yeni tehditlere karşı güncel tutmak, iş dosyalarının güvenliğini sağlamak için çok önemlidir. Synology, ekipmanınıza yönelik tehlikeleri belirlemek için siber güvenlik ve bilgisayar korsanlığı uzmanlarıyla birlikte çalışmanın yanı sıra sürekli teknik destek ve hizmet sunarak tüm ürünlerinin güvenliğine kendini adamıştır.
